Ali Onur akşam yemeği için tipik bir Kolombiya yiyeceği yaptı. 'Plátano' kızartması. 'Plátano' muza çok benzeyen bir meyve. Meyveden çok sebze gibi tüketiliyor. Yemeğin yanına da 'tomate de árbol' suyu hazırladı.
Üstte soyulmuşunu, kabuklarını ve soyulmamışını görebilirsiniz. Kabuğu çok sert. Bir bıçakla yarıp açmak gerekiyor. Sonra kalın dilimlere kesiliyor. Aşağıda dilimlenmiş 'plátano' ile kırmızı 'tomate de árbol'leri görebilirsiniz.

Yukarda dilimli gördüğünüz 'plátano'lar kızmış yağa atılıp bir taşım kızartılıyor.

'Plátano'lar kızarırken bir yandan 'tomate de árbol'leri kesiyoruz. 'Tomate de árbol', ağaç domatesi demek. Ağaçta yetişiyor bunlar ve domates değiller. Meyve suyu ve tatlısı yapılıyor.

Bu arada plátanolar da ön kızartmadan çıktı.

Henüz yenmek için hazır değiller. Bunları ezip tekrar kızartacağız. Ezmek için iki tane ekmek tahtası alınıp aralarında sıkıştırılıyor. Aşağıdaki gibi:

Arkasından bir daha yağa atılıp kızartılıyor.

Ve plátano kızartmamız hazır:

Tadı nasıl diye soracak olursanız, çok belli bir tadı yok. Meral patates gibi diye bahsetmişti. Öyle gibi. Değişik. Burda yemek yanına pilav ve platano veriliyor. Bu yatığımız ham çeşidi idi. Olmuş olanları daha tatlı oluyor.
Ve gecenin sürprizi biz yemek yaparken gelen Juan Carlos. Juan Carlos Türkçe konuşuyor. Ve ney çalıyor. Neyzen yani kendisi. Çok da güzel çalıyor. 7 sene kadar önce gelen bir mevlevi gösteri grubundan çok etkilenmiş ve arkasından ney çalmayı öğrenmiş. Hayrettin Karaca'yı bimediğimi duyunca çok şaşırdı. Türkiye'de neyzen ve hattat tarihi ile ilgili yüksek lisans yapmak istiyor.

'Plátano'lar kızarırken bir yandan 'tomate de árbol'leri kesiyoruz. 'Tomate de árbol', ağaç domatesi demek. Ağaçta yetişiyor bunlar ve domates değiller. Meyve suyu ve tatlısı yapılıyor.
Bu arada plátanolar da ön kızartmadan çıktı.
Henüz yenmek için hazır değiller. Bunları ezip tekrar kızartacağız. Ezmek için iki tane ekmek tahtası alınıp aralarında sıkıştırılıyor. Aşağıdaki gibi:
Arkasından bir daha yağa atılıp kızartılıyor.
Ve plátano kızartmamız hazır:
Tadı nasıl diye soracak olursanız, çok belli bir tadı yok. Meral patates gibi diye bahsetmişti. Öyle gibi. Değişik. Burda yemek yanına pilav ve platano veriliyor. Bu yatığımız ham çeşidi idi. Olmuş olanları daha tatlı oluyor.
Ve gecenin sürprizi biz yemek yaparken gelen Juan Carlos. Juan Carlos Türkçe konuşuyor. Ve ney çalıyor. Neyzen yani kendisi. Çok da güzel çalıyor. 7 sene kadar önce gelen bir mevlevi gösteri grubundan çok etkilenmiş ve arkasından ney çalmayı öğrenmiş. Hayrettin Karaca'yı bimediğimi duyunca çok şaşırdı. Türkiye'de neyzen ve hattat tarihi ile ilgili yüksek lisans yapmak istiyor.
5 yorum:
Elifcim, bati yarimkuresine hosgeldin! Super super :) Bakarsin orada ya da burada Boston'da gorusuruz yakin zamanda. Ali Onur'a sevgiler,
-Efe
Elifcim bu olaya koptum, dunyanin baska bi ucunda neyzen calan biri, globallesme bu olsa gerek:)
Hoşbulduk.. :) Valla süper olur görüşebilsek.. Benim gelmem biraz zor, vizem olmadığı için. :( Nazlı'yla bir ayarlayıp gelseniz çok güzel olur.
elifcim birak muzu domatezi de, esas Kolombiyanin ihrac urununden bahset, nasil uzmanlasmaya basladin mi
Eee evet değişik tadda ve değişik kokulardaki kahveleri deniyorum. :P
Yorum Gönder